28 Ekim 2015 Çarşamba

Ah Vre Musa

     "Öyle çok şeyler var, yaşamışım, aklıma düştüğüyle yaş akıtır gözümden"

     Kemerli burnu, çıkık elmacık kemikleri, bembeyaz sakalı ve kocaman elleriyle balmumundan yapılmış bir heykele benziyor. Türk mü, Yunanlı mı, Amerikalı mı olduğunu kendisi bile hatırlamıyor  artık. Farkında olmadan üç dil arasında gezinerek hiç susmadan anlatmaya devam ediyor. Yaşadığı ülkeleri, sayısını unuttuğu evliliklerini, nüfusuna bile almadığı çocuklarını, işlediği suçları, yaptığı hataları...
     Eğer gemiciliğe başladığı ilk yıllarda, babası dünyanın öbür ucundan kendisine gönderdiği paraları hovardalıkta yemeseydi, hayalini kurduğu o evi gerçekten yaptırsaydı, sevdiği tek kadın da başkasına gitmezdi. İşte o zaman her şey çok farklı olurdu.
     O kadından sonra kimseyi sevememiş Musa. Hayatı boyunca gözüne kestirdiği kadınların önce güvenlerini kazanmış, sonra da hayatlarını mahvetmiş. Kadın kandırma uzmanıymış kendi deyimiyle, "kitabını yazarmış"... Kocalar boşatmış, mallar mülkler yemiş, hep ihanet etmiş, hep terk etmiş. Gurur duymuyor şimdi bunlarla... Hepsi yüreğinde birer ağır yük... Gözleri doluyor...
 
  "What is true love? Ti einai? Kadını sevmeyi de, sevmemeyi de iyi biliyem ben. İyi açın bana kulağınızı kızlar. Düştüğünde kaldırıyor mu seni? Every time? Akous? Alacak büyle kolunun altına, kanat gibi. İstemeycek para, o, bu senden. Gönderirdiler bana free bilet, ki gideyim yanlarına. Efendi'ye bilet göndermeycen, oxi, yok gerek. Seviyorsa gerçekten, erkek seni yılan deliğinde bulur. Amma yürür gelir, amma hırsız olur, amma çalışır, bir şekil gelir. Gelmiyorsa sana kendiliğinden, durmuyorsa yanında, tutacaksın yakasından, haaaaas...tir git diyeceksin. Değil lazım her kadın bulacak bu dünyada gerçek erkek, true love. İlle bulacam diye yırtmacaksın kendini. Biriyle anlaşıp, geçinip gideceksin. Bazısına gelir gerçek adam, bazısına benim gibileri... Bazı da adam var; sevdiğine olur gerçek erkek, sevmediğine yapar benim gibi."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder